Translate

1 Şubat 2011 Salı

Zamanla Yarışan Kadınlar

**************
Yapboz, "puzzle" gibi bazı kadınların hayatı. Parçalar bir bütüne tamamlanıyor elbet, ama parçalı kalma hali hiç değişmiyor. Bazen kendimi aynı anda havada sekiz top çevirmeye çalışan bir akrobat gibi hissediyorum. Öyle zamanlar oluyor ki, toplar uyum içinde dönüyor, muazzam bir dengede, ahenkle. "Vay be" diyorum kendi kendime , "aynı anda ne çok iş yapabiliyorum". Öyle zamanlar oluyor ki, bütün toplar sözlemiş gibi çıkıyor yörüngeden, hepsi paldır küldür kafama iniyor. Hiçbir şey beceremiyorum. Hiçbir şeyi yapamıyorum.
Aynı anda birden fazla yere yetişme , birden fazla insan olma hallerini erkekler tam olarak bilmiyor. Kadınlara has bir meziyet bu. Hem meziyet hem eziyet. En çok kadınlar bölünüyor. İş, ev, aile, birey, toplum...arasında. Kadın, çok kazanan bir iş kadını da olsa , daha mütvazı şartlarda yaşayan bir memur da olsa aynı bölünmüşlük duygusunu taşıyor içinde. İşteyken aklımız evde, evdeyken aklımız işte. Sofraya konan yemeğin kalitesinden, dolapta diyet kola olup olmamasından kendimizi sorumlu tutuyoruz. Kadınlık karnelerimiz ellerimizde, ha bire kendimize not veriyoruz. Üstelik notumuz da kıt. "Evi çekip çevirme: Orta. Temizlik ve Titizlik: Orta. Düzenli ve Planlı Olma: Kırık."
Bütün gün dışarda çalışsak da bu "evcimen sorumluluk duygusu" değişmiyor nedense. Üstelik ev işleri o kadar " görünmez" faaliyetler ki, siz saatlerce çalışıp didinebilirsiniz, her şeye yetişmek için ter dökebilirsiniz, gene de akşam eşinizin gözünde bütün gün hiçbir şey yapmamış gibi görünebilirsiniz. Ne ikramiyesi var ev işlerinin, ne fazla mesaisi. Ne bonus biriktiriyorsunuz, ne bir yere işleniyor fazla puanlarınız. Miles&Miles kartı yok ev kadınlığının. Senelerce durmadan çalışsanız bile, hiçbir yere bedava uçurmuyorlar ödül olsun diye.
Zaman yetmiyor bize. Adeta koşarcasına, bir yangından kendimizi kaçırırcasına, telaş yaşıyoruz bazen. Aynı anda birden fazla kimliğe bürünüyoruz. Kadınların bir günü erkeklerin üç gününe denk belki de. Biz bir güne üç günün işini sıkıştırıyoruz. Bu yüzden onlardan daha çabuk yaşlanıyoruz.Hiçbir kırışıklık kremi, hiçbir botoks yetmiyor kadınların bölünmüşlüğünü düzeltmeye...
****************
Peki ya biz kadınların zamansal bölünmüşlüğüne ne ad vereceğiz? "Dantel Zaman." Çünkü el emeği göz nuru dantel, dantel örüyoruz zamanı, arada bazı ilmikleri kaçırsak bile....................
FİRARPEREST - Elif ŞAFAK

2 yorum:

  1. okurken ne kadar doğru söylemiş,tıpkı içimden geçenleri yazmış diyerek okudum...biz kadınlar denge unsuruyuz,dengeyi sağlıyoruz,o dengeyi bir oynattık mı;hayatımızdaki hayatların da şirazesi kayıyor,kıymetliyiz yani hem de çok,bir de farketsek kıymetimizi ...

    YanıtlaSil
  2. sedocuğum bende yazının her cümlesini hıı işte tamam aynı benim düşündüklerim nasıl da güzel dile getirmiş diyerek okudum.

    YanıtlaSil